Aile Hukuku

Aile hukuku, evlilik birliği, nişanlanma, eşler arası mal rejimi, boşanma, velayet, nafaka, soybağı, evlat edinme ve aile içi korunma tedbirleri gibi aile ilişkilerini konu alan, kişilerin temel hak ve menfaatlerini yakından ilgilendiren bir hukuk dalıdır. Bu alandaki düzenlemeler başta Türk Medeni Kanunu olmak üzere ilgili kanunlar ve ikincil mevzuat çerçevesinde belirlenmekte; aile birliğinin korunması, çocukların üstün yararı ve taraflar arasındaki hak ve yükümlülüklerin adil şekilde dengelenmesi hedeflenmektedir.

Aile hukuku kapsamında yürütülen süreçler, çoğu zaman taraflar açısından hem hukuki hem de duygusal yönden hassas nitelik taşıdığından, işlemlerin usule ve mevzuata uygun şekilde yürütülmesi, tarafların hak ve yükümlülüklerini açık biçimde anlayabilmeleri büyük önem taşımaktadır.

Nişanlanma ve Evlilik Birliği

Aile hukukunun başlangıç noktalarından biri nişanlanma ve evlilik birliğinin kurulmasıdır. Bu çerçevede;

  • Nişanlanmanın hukuki sonuçları, nişanın bozulması halinde maddi ve manevi talepler,
  • Evlenme ehliyeti ve evlenme engellerine ilişkin mevzuatın değerlendirilmesi,
  • Evlenme işlemlerine ilişkin usul ve şartların incelenmesi,
  • Uluslararası unsurlu evliliklerde uygulanacak hukukun ve usulün değerlendirilmesi,
  • Evlilik öncesi eşler arasındaki mal rejimi tercihleri ve sözleşmelerine ilişkin bilgilendirme

gibi konularda, tarafların evlilik birliği öncesi ve esnasında sahip oldukları hak ve yükümlülüklere ilişkin hukuki çerçevenin anlaşılmasına yönelik bilgilendirme yapılmaktadır.

Mal Rejimi ve Eşler Arası Malvarlığı İlişkileri

Eşler arasındaki malvarlığı ilişkileri, aile hukukunun önemli konularındandır. Mevzuatta yer alan yasal mal rejimi ve sözleşmeyle belirlenebilen mal rejimleri kapsamında;

  • Edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı ve mal ortaklığı rejimlerinin değerlendirilmesi,
  • Mal rejimi sözleşmelerinin (evlilik sözleşmesi vb.) hazırlanması ve hukuki sonuçlarının açıklanması,
  • Evlilik süresince edinilen malların hangi rejime tabi olduğunun belirlenmesi,
  • Mal rejiminin sona ermesi durumunda tasfiye esaslarının ve paylaşım ilkelerinin açıklanması,
  • Boşanma, iptal veya ölüm gibi hallerde mal rejiminin tasfiyesine ilişkin hukuki çerçevenin değerlendirilmesi

gibi alanlarda, eşlerin malvarlığına ilişkin hak ve yükümlülüklerinin mevzuat çerçevesinde anlaşılmasına yönelik hukuki değerlendirmeler yapılmaktadır.

Boşanma, Ayrılık ve Evliliğin Sona Ermesi

Evlilik birliğinin sona ermesi, taraflar ve varsa çocuklar açısından önemli sonuçlar doğuran bir süreçtir. Bu kapsamda;

  • Anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma şartlarının ve süreçlerinin değerlendirilmesi,
  • Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, terk, akıl hastalığı gibi boşanma sebeplerinin mevzuat çerçevesinde incelenmesi,
  • Boşanma davasında velayet, kişisel ilişki, nafaka ve maddi-manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi,
  • Ayrılık kararı ve ayrılık sürecinin hukuki sonuçlarının açıklanması,
  • Yabancı mahkeme boşanma kararlarının tanınması ve tenfizi için gerekli hukuki çerçevenin değerlendirilmesi,
  • Boşanma sonrası mal rejimi tasfiyesi süreçlerinin aile hukuku hükümleriyle bağlantılı olarak incelenmesi

gibi konularda, boşanma ve evliliğin sona ermesine ilişkin süreçlerin Türk aile hukuku mevzuatına uygun şekilde yürütülmesine yönelik hukuki bilgilendirme yapılmaktadır.

Velayet, Kişisel İlişki ve Çocuğun Üstün Yararı

Aile hukukunda çocukların korunması ve çocuğun üstün yararının gözetilmesi temel ilkeler arasındadır. Bu çerçevede;

  • Boşanma, ayrılık veya evlilik dışı birlikteliklerde velayet düzenlemelerinin değerlendirilmesi,
  • Çocuk ile velayeti kendisinde olmayan ebeveyn arasında kişisel ilişki kurulmasına ilişkin taleplerin incelenmesi,
  • Velayetin değiştirilmesi, kaldırılması veya sınırlanmasına ilişkin hukuki koşulların değerlendirilmesi,
  • Çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve gelişimine ilişkin ebeveyn yükümlülüklerinin açıklanması,
  • Yurtdışına çıkış izinleri, pasaport işlemleri gibi velayetle bağlantılı hususların değerlendirilmesi,
  • Çocuk teslimi ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin mahkeme kararlarının uygulanmasına yönelik hukuki süreçlerin incelenmesi

gibi alanlarda, çocuğun üstün yararı ilkesi doğrultusunda aile hukuku çerçevesinde hukuki değerlendirmeler yapılmaktadır.

Nafaka Türleri ve Nafaka Uyuşmazlıkları

Aile hukuku kapsamında, eşler ve çocuklar lehine farklı türde nafaka yükümlülükleri öngörülmektedir. Bu kapsamda;

  • Boşanma davası süresince hükmedilebilen tedbir nafakasının şartlarının değerlendirilmesi,
  • Boşanma sonrası yoksulluk nafakası talebine ilişkin hukuki çerçevenin incelenmesi,
  • Çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakasına ilişkin koşullar ve hesaplama esaslarının anlaşılması,
  • Bakım yükümlülüğü kapsamında aile bireyleri lehine nafaka taleplerinin değerlendirilmesi,
  • Nafaka miktarının artırılması, azaltılması veya kaldırılması taleplerine ilişkin hukuki süreçlerin incelenmesi,
  • Ödenmeyen nafakalara ilişkin icra ve yaptırım süreçlerinin aile hukuku çerçevesinde değerlendirilmesi

gibi konularda, nafaka yükümlülüklerinin kapsamı, süresi ve uygulama esaslarına ilişkin mevzuat çerçevesinde açıklamalar yapılmaktadır.

Soybağı, Tanıma, Nesebin Reddi ve Evlat Edinme

Soybağı ilişkileri, çocuk ile anne-baba arasındaki hukuki bağın kurulması ve sona ermesine ilişkin önemli sonuçlar doğurmaktadır. Bu kapsamda;

  • Soybağının kurulması ve soybağına ilişkin hukuki karine ve hükümlerinin değerlendirilmesi,
  • Babanın çocuğu tanımasına ilişkin işlemler ve tanımanın iptali süreçleri,
  • Nesebin reddi ve soybağının tespiti davalarına ilişkin şartların incelenmesi,
  • Evlat edinme şartları, evlat edinme süreci ve hukuki sonuçlarının açıklanması,
  • Evlat edinmenin kaldırılması ve ilgili diğer soybağı değişikliklerine ilişkin mevzuatın değerlendirilmesi,
  • Uluslararası unsurlu soybağı ve evlat edinme işlemlerine ilişkin hukuki çerçevenin incelenmesi

gibi konularda, çocuk ile ebeveyn arasındaki hukuki bağın kurulması, değiştirilmesi veya sona ermesine ilişkin süreçler aile hukuku hükümleri doğrultusunda ele alınmaktadır.

Aile İçi Koruma Tedbirleri ve Şiddetin Önlenmesi

Aile içi şiddetin önlenmesi ve aile bireylerinin korunması amacıyla, ilgili mevzuat çerçevesinde farklı nitelikte koruma tedbirleri öngörülmüştür. Bu çerçevede;

  • Aile bireyleri ve yakın ilişkide bulunanlar için koruyucu ve önleyici tedbirlere ilişkin hukuki çerçevenin değerlendirilmesi,
  • Şiddet mağduru bakımından fiziksel, psikolojik, ekonomik şiddet ve benzeri durumlarda başvurulabilecek yasal yolların açıklanması,
  • Koruma kararı, uzaklaştırma kararı ve benzeri tedbirlere ilişkin süreçlerin incelenmesi,
  • Çocukların korunmasına yönelik acil ve uzun süreli tedbirlerin hukuki çerçevesinin değerlendirilmesi,
  • Aile içi şiddetle bağlantılı ceza hukukuna ilişkin süreçler ile aile hukuku süreçlerinin birlikte değerlendirilmesi

gibi alanlarda, aile bireylerinin fiziksel ve ruhsal bütünlüğünün korunmasına yönelik hukuki düzenlemelerin içeriği ve uygulanma yolları açıklanmaktadır.

Uluslararası Unsurlu Aile Hukuku Uyuşmazlıkları

Farklı ülkelerle bağlantılı aile ilişkilerinde, hangi ülke hukukunun uygulanacağı ve hangi mahkemenin yetkili olduğu gibi konular önem kazanmaktadır. Bu kapsamda;

  • Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi süreçlerine ilişkin hukuki çerçevenin incelenmesi,
  • Farklı devlet vatandaşlarının evlilikleri, boşanmaları ve velayet düzenlemelerine ilişkin hukuki değerlendirme,
  • Çocukların ülke dışına kaçırılması veya alıkonulması gibi durumlarda başvurulabilecek hukuki mekanizmaların değerlendirilmesi,
  • Uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülük ve hakların aile hukuku çerçevesinde incelenmesi

gibi alanlarda, uluslararası unsurlu aile hukuku uyuşmazlıklarında uygulanacak usul ve kuralların anlaşılmasına yönelik hukuki açıklamalar yapılmaktadır.

Mevzuata Uygun ve Hassas Yaklaşım

Aile hukuku alanındaki tüm süreçlerde, Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer mevzuat hükümleri ile yargı içtihatları gözetilmekte; aile bireylerinin menfaat dengesi, çocukların üstün yararı, kişilik haklarının korunması ve özel hayatın gizliliği gibi temel ilkeler esas alınmaktadır.

Bu çerçevede, aile hukuku kapsamına giren konularda tarafların hukuki durumlarının açık ve anlaşılır hale getirilmesi, hak ve yükümlülükler konusunda bilgilendirilmesi ve yasal çerçeve içinde hareket edilmesi hedeflenmektedir.